15.11.2013

2013 TURKCELL TEKNOLOJİ ZİRVESİ İZLENİMLERİM

·         4 senedir tekrarlanıyor.
·         Bu sene 10.000 katılımcı oldu
·         200 fikir önderi ağırlandı
·         120 oturum yapıldı
·         Qualcomm, IBM, Samsung, Nokia ve SAP gibi dev isimler katıldı.
·         İlk gün Microsoft Dünya Başkan Yardımcısı Alberto Arciniega ve Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv'i ana konuşmacı olarak ağırlayan zirvede, ikinci gün ana sahnede efsanevi teknolog Kevin Kelly ve Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Yiğit Kulabaş vardı.  
·         Teknoloji alanında dolu dolu geçen 2 günlük bir zirveydi. Bence Türkiye’ de yapılan teknoloji fuarlarından çok daha etkin ve faydalıydı.
·          “Makinalar Arası İletişim”
Tüm makinaları akıllı halen getiren M2M (Machine to machine) sistemlerinin geleceği konuşuldu ve 10 yıl içerisinde dünyada 50 milyar cihazın M2M ağına dahil olacağının beklendiği açıklandı. Özetle tüm makinalar akıllı olacak ve kendi aralarından iletişim kurarak hayatımızda hayal edemeyeceğimiz yenilikler getirecekler.
·          “Pazarlama”
Zirvede konuşulan pazarlama bildiğimiz klasik pazarlamanın dışında tam manasıyla bir mobil şov ve getirdiği pazarlama yetenekleri anlatıldı. Pazarlama da mobil uygulamalar da en öne çıkan konuların başındaydı. Şimdi ve önümüzdeki zaman diliminde mobil çözümler işletmelerin olmazsa olmazları olacak gibi gözüküyor.
·          “Teknolojiyle İnovasyon”
Bu gün dünyada yapılan bir çok inovasyonun gelişen teknoloji ile yapıldığı söylesek yanlış bir şey söylememiş oluruz. Eğitim, sağlık, sanayi ve tüm sektörlerde inavasyon oluşturmanın aracı teknolojiden geçmektedir. Bu sebeple şimdi ve gelecekte teknoloji ile bütünleşmeyen hiçbir iş modeli başaralı olamayacak gibi çünkü teknoloji tüm insanlığın yaşam alanın merkezinde ve daha da merkezde olmaya devam edecektir. Zirvede de bu durum tüm oturumlarda çok net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Katıldığım tüm oturumlarda; merkezde insana ve insan hayatına, işe ve iş hayatına yönelik birçok yeni çalışma inovatif girişimlerin gösterdiği bir gerçek var ki klasik modeller tarih oluyor ve yeni teknoloji destekli modeller yerlerini alıyor. Gelecek te kim teknoloji kullanabiliyorsa yönetebiliyorsa başarının anahtarı onun elinde olacaktır.
·          “Akıllı Cihazların Dünyası”
Akıllı cihazlar hepimiz bildiği ve bir şekilde kullanmak zorunda olduğu bir dünya ve bu dünya geleceğin ta kendisi yani demode olmayacak bir form dan bahsediyoruz. Eski bilgisayar teknolojileri ile kıyaslandığında şu an kullandığımız akıllı cihazlar aslında birer süper bilgisayar durumundalar.
·         “CLOUD (Bulut) Dünyası”
·         Bulut bilişim’i kısaca tanımlamak gerekirse yazılımların yerel bilgisayarımızda değil de internet üzerinden erişime açık olan, dünyanın farklı yerlerinde bulunan sunucular üzerinden çalıştırılmasıdır. Faydaları ve imkânları uzun uzun açıklanabilir.  Zirvede bulut teknolojileri ile ilgili birçok oturum yapıldı. Oturumlar da insanlara bulutun ne olduğu ve ne işe yaradığı hayatımızın neresinde olduğu anlatılmaya çalışıldı. Bu gün bir mail hesabımız varsa bugün bir akıllı telefonunuz varsa akıllı tv niz varsa sizde bir şekilde zaten bulut tan faydalanıyorsunuz. Resimleriniz, belgeleriniz, rehberiniz, mailleriniz iş te o “x“ markaların bulutlarında depolanıyor. Kurumsal durumda bu şekilde oluyor ne kadar kurumsal bilginiz nerede duruyor ve gelecek nerede duracak.
·          “4G Dünyası”
Telekomünikasyon'da 4G, dördüncü nesil kablosuz telefon teknolojisidir. 100 Mbit/s ila 1 Gbit/s veri iletim kapasitesini sağlayabilen sistemlerin sistemi ve ağların ağı olmayı hedefleyen bir hizmettir. 17 Ağustos 2009'da ilk 4G testi dünyanın önde gelen telekomünikasyon şirketlerinden Verizon tarafından yapılmıştır. ABD'nin Boston ve Seattle kentleri arasındaki test başarıyla tamamlanmıştır. Ülkemizde de Turkcell bu testi 31 Temmuz 2013 te gerçekleştirmiştir ve 900 Mbps'e varan hızlar görülmüştür. Zirvede 4G standında kendi testlerimde 150 Mbps hızı gözlerimler görme fırsatım oldu. Bu gün mobil telefonlardan birçoğumuz alabildiği hız 2 ila 8 Mbps arasında olduğu düşünürsek bizi yakın gelecekte nasıl bir mobil internet hızı beklediğini siz düşünün.


13.11.2013

Acronis VSS Error Event ID 22 Backup Error | Knowledge Base

[RESOLVED] VSS Error Event ID 22 Backup Error | Knowledge Base
Acronis VSS Error Event ID 22 Backup Error | Knowledge Base

If you get this Error after a update Installation just delete the following Reg Key and the Exchange Backup works:
Open Regedit
Navigate to [HKEY_LOCAL_MACHINE\SYSTEM\CurrentControlSet\services\VSS\Providers\]
Make a backup of that key.
Delete the key {f782463b-33bb-4043-ad8d-60b728d26a6c}
Open the Windows Services management console (services.msc)
Restart the ‘Microsoft Software Shadow Copy Provider’ service
Try backup

11.11.2013

Domain Controller ve Client’ların saat senkronizasyonu

DC ve Client’lar arasında saat senkronizasyon problemi varsa aşağıdaki adımları uygulayarak sorunu çözebilirsiniz. Öncelikle PDC Emulatoru bulmanız gerekiyor. PDC Emulator’u aşağıdaki komut ile bulabilirsiniz.
dsquery server -hasfsmo pdc
Sonrasında PDC Emulator’de aşağıdaki komutu uygulayın.
w32tm /config /update /syncfromflags:MANUAL /manualpeerlist:time.windows.com,0×1
Client’larda da aşağıdaki komutu uygulayarak, senkronizasyonu sağlayabilirsiniz.
w32tm /resync /rediscover
Eğer yukardakiler işe yaramıyorsa, bir de PDC emulator’de aşağıdaki komutları deneyin.
1
2
3
4
5
NET TIME /SETSNTP:time.windows.com
NET STOP W32TIME
NET START W32TIME
W32TM /config /reliable:YES
W32TM /resync /rediscover

Yusuf Ozturk » Domain Controller ve Client’ların saat senkronizasyonu

8.11.2013

Exchange 2007 gmail e mail gönderme problemi (IPv6 sending guidelines regarding PTR record)


 Gmail e mail gönderemiyormusunuz?

Aldığınız hata aşağıdaki gibi mi?
mx.google.com #550-5.7.1 [2002:d590:7453::d590:7453 16] Our system has detected that this 550-5.7.1 message does not meet IPv6 sending guidelines regarding PTR records 550-5.7.1 and authentication.

Çözüm için;

http://support.microsoft.com/kb/929852?wa=wsignin1.0

5.06.2013

Bezmi Alem Valide Sultan Camii’nin haline bakın...

Taksim Gezi Parkı olayları sırasında polisin göstericilere karşı sergilediği zorbalık kabul edilemez.
Bu konuda mutlaka bir soruşturma açılmalıdır. Ama bir camide dini mabedimize yapılan bu saygısızlık ne kadar çirkin... Ellerinde bira şişeleri ayaklarında ayakkabılar kadın erkek sarmaş dolaş yazıklar olsun... Evet bu saygısızlığı yapanlar dayak yemeği de hak ediyorlar diyorum ben...

Taksim Gezi Parkı olayları sırasında göstericileri Dolmabahçe’deki Bezmi Alem Valide Sultan Camii’ni adeta üs olarak kullandığı ortaya çıktı. Göstericilerin yaralanan arkadaşlarını camide tedavi ettiği ve camiyi ameliyathaneye çevirdiği anlaşıldı. Çöplüğe dönen camide çok sayıda sağlık malzemesinin yanı sıra bira şişesi ve sigara paketi de yer alıyor.

Dolmabahçe’deki Bezmi Alem Valide Sultan Camii’nin üç gündür göstericiler tarafından adeta üs olarak kullandığı ortaya çıktı. Göstericilerin özellikle gece boyunca süren olaylarda yaralanan arkadaşlarını camide tedavi ettiği anlaşıldı. Camiyi işgal eden eylemciler camiye büyük zarar verdi. Güvenlik kameraları bile tamamen kırıldı .









4.06.2013

Hangi şirketler internet sitesi açmak zorundadır ve açılmaz ise cezası nedir?

Hangi şirketler internet sitesi açmak zorundadır ve açılmaz ise cezası nedir?

Bilindiği üzere bir kısım firmaların internet sitesi açması ve bazı içerikleri bu siteye koyması Yeni TTK ile zorunlu hale geldi. 31.05.2013 tarihli Resmi Gazete'de de internet sitesi açılmasına yönelik olarak Yönetmelik yayımlandı. Hangi şirketlerin internet sitesi açmasının zorunlu olduğu ve internet sitesi açılmamasının sonuçlarının neler olacağı gibi konular bu yazının konusunu oluşturacaktır.

Hangi firmalar hangi tarihe kadar internet sitesi açmak zorundadırlar?
Yeni TTK'nın 1524'üncü maddesi uyarınca. 397'nci maddenin dördüncü fıkrası uyarınca denetime tabi olan sermaye şirketleri, kuruluşlarının ticaret siciline tescili tarihinden itibaren üç ay içinde bir internet sitesi açmak ve bu sitenin belirli bir bölümünü şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanmasına özgülemek zorundadır.

Geçici 8'inci madde uyarınca da. 1524 üncü maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce kurulan denetime tabi sermaye şirketlerinden internet sitesine sahip olanlar söz konusu maddenin yürürlüğünden itibaren üç ay içinde internet sitelerinin belli bir bölümünü 1524 üncü maddedeki içeriklerin yayımlanmasına özgülemek. internet sitesi olmayanlar ise aynı süre içinde internet sitesi açmak ve bu sitenin belli bir bölümünü anılan maddedeki içeriklerin yayımlanmasına özgülemek zorundadır.

Dolayısıyla, bağımsız denetime tabi olan şirketler internet sitesi açmak zorundadırlar. Önemle vurgulanmalıdır ki. anonim şirketler için getirilen denetçiler ile bağımsız denetimi birbirine karıştırmamak gerekir. Buradaki internet sitesi açma zorunluluğu bağımsız denetime tabi olan firmalar içindir.

İnternet sitesi açmak için son tarih 01.10.2013 tarihi olacaktır. Nitekim. 1534'üncü madde uyarınca 1524'üncü maddenin uygulaması TTK'nın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl sonra yürürlüğe gireceği (01.07.2013) düzenlenmiştir. 3 aylık süre de Geçici 8'inci maddeden gelmektedir ve son tarih 01.10.2013 olmaktadır.

Yönetmeliğin 5'inci maddesi uyarınca da. bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren kurulan şirketlerin kuruluşlarının ticaret siciline tescil edildiği tarihten itibaren üç ay içinde internet sitesi açmaları ve bu sitenin belirli bir bölümünü şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanması için özgülemeleri gerekir

Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra kapsama dahil olan sermaye şirketlerinin, kapsama girdikleri tarihten itibaren üç ay içinde internet sitesi açmaları ve bu sitenin belirli bir bölümünü şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanması için özgülemeleri gerekir. 

Siteye konulacak içerikler hangi sürede konulacaktır ve hangi içerikler konulacaktır?
İnternet sitesinde yayımlanacak içerikler, bu Kanunda belli bir süre belirtilmiş ise bu süre içinde, belirtilmemiş ise içeriğin dayandığı işlemin veya olgunun gerçekleştiği tarihten, tescil veya ilana bağlandığı durumlarda ise tescil veya ilanın yapıldığı tarihten itibaren en geç beş gün içinde, şirketin kuruluşundan internet sitesi açılıncaya kadar geçen sürede yayımlanması gereken içerikler de bu sitenin açıldığı tarihte siteye konulur

Siteye konulacak içeriğe Yönetmeliğin 6'ncı maddesinde oldukça geniş bir şekilde yer verilmiştir. Siteye konulması gerekli içeriklerin konulmamasının herhangi bir yaptırımı var mıdır? Bu içeriklerin konulmaması ilgili kararların iptal edilmesinin sebebini oluşturur. Kanuna aykırılığın tüm sonuçlarının doğmasına yol açar ve kusuru bulunan yöneticiler ile yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna neden olur. Cezai hükümler saklıdır

562'nci madde uyarınca da. 1524'üncü maddede öngörülen internet sitesini oluşturmayan şirketlerin yönetim organı üyeleri, yüz günden üçyüz güne kadar adli para cezasıyla ve aynı madde uyarınca internet sitesine konulması gereken içeriği usulüne uygun bir şekilde koymayan bu fıkrada sayılan failler yüz güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.

İnternet sitesinde yer alan bilgileri herkes görebilecek midir?
İnternet sitesinin bilgi toplumu hizmetlerine ayrılmış bölümü herkesin erişimine açıktır. Erişim hakkının kullanılması, ilgili olmak veya menfaati bulunmak gibi kayıtlarla sınırlandırılamayacağı gibi herhangi bir şarta da bağlanamaz. Bu ilkenin ihlali hâlinde herkes engelin kaldırılması davasını açabilir.

Konulacak içerikler ne kadar süreyle sitede kalacaktır?
Bu Kanun ve ilgili diğer kanunlarda veya idari düzenlemelerde daha uzun bir süre öngörülmedikçe, şirketin internet sitesine konulan bir içerik, üzerinde bulunan tarihten itibaren en az altı ay süreyle internet sitesinde kalır, aksi hâlde konulmamış sayılır.

Sonuç olarak. 01.07.2013 tarihinden önce kurulmuş şirketlerin. 1/7/2013 tarihinden itibaren üç ay
içinde (en geç 01.10.2013 tarihine kadar) internet sitesi açmaları ve bu sitenin belirli bir bölümünü
şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanması için özgülemeleri gerekir. İnternet sitesi
var olan şirketlerin ise. aynı süre içerisinde sitelerinin belirli bir bölümünü şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanmasına özgülemeleri gerekir. Diğer yandan internet sitesi açmanın teknik boyutu da Yönetmelikte ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir.

EKREM ÖNCÜ

Karne notları e okul'a yükleniyor (Tıkla karne notlarını öğren)


MEB'in e okul uygulaması en yoğun günlerini yaşamaya başladı. Karne heyecanı e okul'da başladı. Karne gün sayan öğrenciler karnelerine yansıyacak notlar ve bilgiler için e okula akın etti.

e okul  veli bilgilendirme sistemi (e okul vbs), e okul öğrenci girişi sistemi, e okul öğretmen, e okul ders notları, e okul meb, e okul öğrenci bilgilendirme sistemi gibi bir çok arama kriterinin cevabı burada.

MEB tarafından uygulamaya alınan e okul uygulaması öğrenci ve veliler için vazgeçilmez haline geldi. e okul'a giren öğrenci veliler ders notları başta olmak üzere tüm bilgilere ulaşabiliyorlar.


e okul veli bilgilendirme sisteminde okul yöneticileri ya da öğretmenler tarafından öğrencilere ya da velilere ulaştırılmak istenen duyurulara kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Bireysel bazda ya da toplu duyurular, Ders programı, ders başlangıç ve bitiş saatleri, derslere giren öğretmen bilgileri haftalık ders programı, Devamsızlık Bilgileri, Dönem içinde özürlü ve özürsüz devamsızlıklar, Not Bilgileri : Öğrencinin okulda aldığı sınav, proje ve performans belirlemeye yönelik çalışmalarla ilgili puanlar, Sınav ve Proje Bilgileri : Öğrencinin hangi dersten ne zaman sınav olacağı ve projesini teslim edeceği tarihler yer almaktadır.

e-Okul nedir?

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafınca 2007 yılında hizmete sunulmuş internet üzerinden hizmet veren bilgilendirme sistemidir.
E Okul  bir öğrencinin  okula yazılma aşamasından, mezun olana kadarki tüm bilgileri, devamsızlıkları, notları içermektedir yani tüm bilgilerini web ortamında göstermektedir.

e-Okul Nerelerde Kullanılmaktadır?

Milli Eğitim müdürlüğünden yetki almış olan her kurumda kullanılmaktadır. Özellikle ilköğretim okulları, özel ilköğretim okulları, devlet liseleri,özel liseler, eğitim kurumları ve anasınıfına kadar bütün eğitim kollarında e-Okul bilgi sistemi kullanılır. Her geçen gün e-Okul sisteminde daha yeni bilgi sistemleri eklenerek genişlemeye başladı.

e-Okul’da Neler Var?

Kuruluş aşamasından itibaren öğrencinin temel olarak okula kayıt tarihi, dosya bilgileri ve resmi sisteme işlenmiştir. Burda alternatif olarak yaptığınız nakiller, alınan nakiller, devamsızlık girişleri, devamsızlığın takibi ve okulun ders programından, gireceği dersler ve ders öğretmenleri, sınav tarihleri, gelişim raporları işlemlerine kadar bütün bilgileri e okul veli bilgilendirme sistemi’nden bulabilirsiniz.

e-Okul’da Olanlar?

Artık öğrencilerin sınav notları, proje ödevlerinden aldığı notlar, notlardan gelicek ortalamalar gibi herşeyi ” Not Bilgileri ” kısmından öğrenmeniz mümkün. e-Okul veli bilgilendirme sisteminde veliler çocuklarının eğitim hayatlarındaki gelişimine katkıda bulunabilirler. Sistem her geçen gün gelişmekte yeni modüller eklenmektedir.

Kaynak: http://gundem.bugun.com.tr/karne-notlari-e-okula-yukleniyor-haberi/626795

27.04.2013

Samsung Galaxy Tab 2 7" (p3105) Telefon Görüşmesi [Çözüldü] « Ali CIMENAli CIMEN

Samsung Galaxy Tab 2 7" (p3105) Telefon Görüşmesi [Çözüldü] « Ali CIMENAli CIMEN:

'via Blog this'

Toki Sattığı Kountlarda Tapu Harcını Alıcıya Ödetiyor ve Kanunları Çiğniyor



TOKİ’nin sattığı konutlarda tapu harcını alıcılara ödetmesi uygulamasına yargıdan ‘dur’ kararı çıktı. Halkalı’dan konut alan Alper Ailesi, konuyu mahkemeye götürünce, ‘TOKİ haksız ödettiği parayı iade etsin’ kararı verildi. Yasal sürede başvuran, parasını geri alabilecek.

BAŞBAKANLIK Toplu Konut İdaresi’nin (TOKİ) yaptığı konutları teslim etmeden önce, yasaya aykırı olarak tapu satım harcı ve emlak vergilerini daire sahiplerine yüklemesine yargı ‘Dur’ dedi. Bundan böyle TOKİ’nin inşa edip sattığı dairelerin tapudaki bir dizi harcı ve birikmiş emlak vergilerini, daireyi alan yerine TOKİ ödeyecek. TOKİ, bugüne kadar harçları, daireleri alanlara ödetirken, makbuzlara kendi adını yazdırıyordu. TOKİ’den daire alanlar, ödedikleri harç ve emlak vergilerini, yasal süre içinde başvururlarsa geri alabilecekler.

TOKİ’NİN SÖZLEŞMESİ:

TOKİ, konutları satarken imzalattığı sözleşmenin ‘Mülkiyetin alıcıya devredilmesi’ başlıklı maddesinde, tapu harcını ve diğer vergileri vatandaşa yüklerken, şu ifadelere yer vermişti: ‘İdare (TOKİ), konutun mülkiyetini, alıcının idareye olan tüm borçlarını ödemesini ve kat mülkiyetine geçiş işlemlerinin tamamlanmasını izleyen en geç 3 ay içinde, alıcıya devredecektir. Mülkiyetin devrine ilişkin bütün giderler(vergi, harç, pul, v.s) alıcıya aittir.’

ALPER ÇİFTİ’NİN İTİRAZI:

Ancak Halkalı’da, 1991 yılında metrekare hesabıyla, sertifika biriktirerek 1’nci etaptan 2 konut alan İlhan-Çiğdem Alper çiftinin duyarlı davranışı, TOKİ’nin hesabını bozdu. TOKİ, Çiğdem Alper’den 2003 yılı tapu harcı için 799 milyon 500 bin (içinde alıcı payı da var), DASK+sigorta için 97 milyon ve emlak vergisi için 561 milyon lira yatırması şartını koştu.

KARAR KESİNLEŞTİ:

Mevcut kanunlara göre tapuda satım harcının, satıcıya ait olduğunu, arada bir sözleşme olsa bile, bu harcı ödemelerinin yasaya aykırı olduğunu savunan Çiğdem Alper, bu ödemeyi yapmayınca TOKİ, konutu teslim etmedi ve paranın tahsili için dava açtı. Alper ise, avukatı Tezer Aydın aracılığıyla 28 Mayıs 2002’de, Küçükçekmece 3’ncü Asliye Hukuk Mahkemesi’nde TOKİ aleyhine karşı dava açtı. TOKİ, davayı kaybetti. Mahkeme, Harç Kanunu gereği Çiğdem Alper’i haklı bularak davayı kabul etti ve konutun, kendisi adına tesciline karar verdi. TOKİ’nin temyiz ve tashihi karar istemleri sonuçsuz kalınca karar kesinleşti.

DEVLET KAZIK ATAR MI:

Davacı Çiğdem Alper’in eşi İlhan Alper, bu konutları sertifika biriktirerek metrekare, metrekare satın aldıklarını belirterek, şunları söyledi: ‘Devlet vatandaşına kazık atar mı? Ama bize atıldı. Hala da atılmaya devam ediyor. Özal döneminde sertifikalı satışa girdik. Biri 86, diğeri 79 metrekarelik 2 daire aldık. Tapu günü gelince, satım harcını, emlak vergilerini de ödememiz istendi. Bu kanuna aykırı idi. Ağırımıza gitti, hukuki mücadele başlattık ve kazandık. Umuyorum binlerce vatandaşımız da, bu haksızlığa uğramaz, uğrayanlar da paralarını geri alır. Şimdi TOKİ davayı kaybetti ve bize 342 milyon lira mahkeme harcı vermeleri gerekiyor. 5 aydır vermiyorlar. Ankara Defterdarlığına yazdık, vermezlerse icra ile alacağız. TOKİ, tapumuzu da resen tescil edecek. TOKİ, bugüne dek 30-40 bin konut yaptıysa, düşünün haksız kazançla ne kadar gelir elde etmiş. Henüz tapu almayanlar var ama en az yarısı almışsa, TOKİ’nin aldığı tapu, emlak, sigorta harçları hangi rakamı bulur. Milyarlarca YTL.’

MAHKEMEYE GİDEN ALIR:

Avukat Tezer Aydın da, kararın, TOKİ’nin yanlış bir uygulamasına son verdiğini belirterek, daha önce tapu harcı ya da emlak vergisi ödeyenlerin, yasal süreyi geçirmemişlerse, mahkemeye başvurarak alabileceklerini söyledi.

TOKİ Başkanı: Ödeyenler gelip parasını alsın

TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar, tapu satım harcının vatandaşlardan alınmasının yanlış bir uygulama olduğunu, zaten üç yıldan beri bu tahsilatın yapılmadığını söyledi. Bayraktar, daha önce tapu harcı verenlere bir çağrıda bulunarak şöyle konuştu: ‘Yanlış bir uygulama vardı. Bizim göreve başladığımız tarihten 8 ay önce böyle bir dava esas alınarak bu uygulama kaldırılmış. Ama dikkat edilirse emlak vergilerinin ödenmemesi diye birşey sözkonusu değil. Çünkü biz evi veriyoruz. Vatandaş içinde oturuyor. Emlak vergisini tabii ki ödeyecek. Vatandaşlara duyurulmasında fayda var. O dönemde tapu satım harcı ödeyenler gelip paralarını dava etmeden de alabilirler.

Kaynak: http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=299198

25.04.2013

Bu Windows 7 Kopyası Orjinal Değildir Çözümü


Windows 7 yi kurup aktivasyonu yaptıktan bir süre sonra bilgisayarınınızın açılışında Windows'un orjinal olmadığı ile ilgili bir sayfa döküman görüp birde masaüstünde sağ alt köşede 'Yapı 7600 Bu Windows 7 Kopyası Orjinal Değildir' diye bir hata aldıysanız sorunun çözümü için  tek yapmamız gereken aşağıdaki indirme linkinden dosyayı indirmek ve çalıştırmak.Çalıştırdıktan sonra 'RemoveWat' yazan butona tıklıyoruz ve bilgisayar birkaç saniye sonra yeniden başlayacaktır.İşte yapmamız gerekenlerin hepsi bu kadar...

Programı İndirmek İçin Tıklayınız
Zip şifresi: huseyindikmen.com


24.04.2013

Depolanan kullanıcı adı ve parolaların silinmesi,

Windows ortamında depolanmış kullanıcı adı ve parolaları bilgilerinin silinmesi için yapılması gerekenler.

Başlat
Çalıştır
rundll32.exe keymgr.dll, KRShowKeyMgr



12.04.2013

Program kurulumu sırasında geçersiz sürücü hatası ve çözümü...




Program kurulumu sırasında geçersiz sürücü hatası ve çözümü...
Geçersiz Sürücü: z:\ hatası ve çözümü hatası Invalid Drive: z: \ error and solution
Başlat Çalıştır
regedit
HKEY_CURRENT_USER\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion\Explorer\User Shell Folders alanında aşağıdaki sürücüler ile başlayan alanları silmelisin...
z:\
l:\
m:\
y:\


30.01.2013

IIS 6 / AJAX Çok Mu Yavaş Çalışıyor? İşte Çözüm



Windows Server üzerinde yaptığınız AJAX istekleri yavaş mı çalışıyor? İşte benim yaşadığım sorun:
Sunucu: Windows Server 2003. IIS 6 ve PHP 5.2 kurulu. (Yazımın sonunda da değineceğim gibi 5.3 ile bu sorun giderilmiş görünüyor)
Javascript frameworkü olarak JQuery kullanıyorum. (Burada versiyonun bir önemi yok)
Post veya Get farketmez, tüm ajax işlemlerimde yanıtın gelmesi 3-4 saniye sürüyordu. Başta problemi yaptığım mysql sorguları ya da diğer işlemlerden sandım. Sonra boş bir sayfa ile işlem yapmayı denedim ve aynı yavaşlık devam etti. Ardından problemin xmlHttpRequest yani AJAX ta olduğunu düşündüm. Ancak son bir deneme yapıp AJAX ile bir PHP dosyasına değil düz bir HTML dosyasına istek gönderdim. Sonuç.. Anında cevap geri döndü. Anladım ki sorun PHP de!
Fakat php bu kadar yavaş olabilir miydi? Ya da neden yavaştı? İşte burada bir şey dikkatimi çekti. Normal sayfalarımın da yüklenmesi uzun sürüyordu. Aslında sayfalar hemen yükleniyor gibi görünüyor, sayfa içeriği çabucak ekranıma geliyordu. Ancak tarayıcı 3-4 saniye daha yükleme işlemine devam ediyordu. Yani yükleme bitmiyordu. JQuery ile yaptığım AJAX işleminin ardından tanımladığım CALLBACK fonksiyonun çalışması için de sayfa yüklemesinin bitmiş olması gerekiyordu. Peki ama sayfalar aslında yüklendiği halde neden yükleme işlemi devam ediyordu?
Cevap sayfanın header bilgilerinde gizli. Aslında orada eksik olan bir şey vardı: Content-length!
Header da content-length belirtilmediği için tarayıcı bir süre daha sayfayı yüklemeye çalışıyor, yüklemeyi sonlandırmıyor. İşte AJAX isteklerimize cevap almamız da bu yüzden gecikiyor. PHP 5.3 ile bu sorun çözülmüş görünüyor. Peki PHP 5.2 ye mecbursak?
O zaman yapacağımız şey basit. İstek gönderdiğimiz sayfalara şu kodları eklememiz halinde sorun çözülecek.
Sayfanın başına:

"ob_start(); "

Sayfanın sonuna:
"$len = ob_get_length();
header('Content-Length: '.$len);
ob_end_flush(); "

Yaptığımız işlem ile sayfanın header ına kendimiz eksik olan bilgiyi eklemiş olduk. Artık tarayıcı belirtilen byte a erişildiğinde sayfanın tamamen yüklendiğini anlayacak ve bize anında cevap verecek.
UYARI: ob_get_length() bazen yanlış değer döndürebilir. Bunun sebebi kod editörünüzün sayfaya görünmez karakterler eklemesidir.

Dosyanızı ANSI olarak kaydettiğinizde bu sorun ortadan kalkacaktır. Ya da kendiniz kaç karakter(byte) eksik kaldığını kontrol edip $len değişkenine bu sayıyı ekleyebilirsiniz.
Header bilgilerini kontrol etmek için size Firebug eklentisini kullanmanızı öneririm.

Kaynak: http://hiperbolik.wordpress.com


22.01.2013

Error: The Exchange Server address list service failed to respond. This could be because of an address list or email address policy configuration error"


"Error:
The Exchange Server address list service failed to respond. This could be because of an address list or email address policy configuration error" 

Microsoft Exchange System Attendant service nin restart işlemi ile çözülmüştür. 

10.01.2013

Photoshop CS2 Artık Bedava!


Adobe'un resim düzenleme ve tasarım programı Adobe Photoshop serisi uzun yıllardır grafik ve fotoğraf işleriyle uğraşan kullanıcılar ve grafikerlerin kullanmaktan vazgeçemedikleri en profesyonel programlardan biri diyebiliriz.
Adobe, Photoshop'un 2005 yılında kullanıcılara sunulan CS2 sürümünü biraz eski olsa da tamamen ücretsiz hale geldi. Yani kullanmak istediğiniz takdirde hiç ücret ödemeden bu sürümü bilgisayarınıza indirebilirsiniz. Sadece CS2 değil ücretsiz olan.
Photoshop ile birlikte ücretsiz hale gelen Adobe ürünlerinin tam listesi ise aşağıda görebilirsiniz:
Acrobat 3D 1.0 for Windows
Acrobat Standard 7.0
Acrobat Pro 8.0
Audition 3.0
GoLive CS2
Illustrator CS2
InCopy CS2
InDesign CS2
Photoshop CS2
Photoshop Elements 4.0/5.0
Adobe Premiere Pro 2.0

Suda parmakların buruşma nedeni


Suda uzun süre kaldığında parmakların buruşma nedeni ıslak nesneleri kavrayabilmek içinmiş

İngiltere'deki Newcastle Üniversitesi'nden bilim adamlarının araştırması buruşmuş parmakların ıslak durumlarda daha iyi kavrama sağladığını gösterdi.

Araştırmacılardan Tom Smulders, bunun, ''araçların daha iyi yol tutmasını sağlayan lastiklerdeki tırtıklara benzediğini'' vurguladı.
Smulders ve ekibi, gönüllülerden önce elleri kuru olarak farklı boyutlardaki misketleri tutmalarını istedi. Daha sonra bilim adamları gönüllülere bu işlemi ellerini 30 dakika sıcak suda beklettikten sonra yaptırdı.

Katılımcıların parmakları buruşmuşken ıslak misketleri daha çabuk yakaladıkları görüldü.

9.01.2013

Windows 2008 R2 Üzerinde Unutulan Administrator Şifresinin Resetlenmesi

Türkiye adeta ipten döndü!


Balyoz cuntası nasıl bir darbe planlamıştı ve neler yapacaklardı? İşte cuntacı yapının kendi ağızlarıyla anlattıkları Balyoz Darbe Planı...

Türkiye, Balyoz'la 20 Ocak 2010 tarihinde tanıştı. Taraf Gazetesi 1. Orduda hazırlanan darbe planını "Fatih Camii Bombalanacaktı" manşetiyle duyuruyordu. Haber, Türkiye'nin 7 yıl önce adeta ipten döndüğünü ilan ediyordu. Zira verilen detaylar tüyler ürperticiydi.

2003 yılında 1. Ordu'da toplanan ve komutanlığını Çetin Doğan 'ın yaptığı 162 kişilik ekip, enine boyuna darbeyi konuşmuş, o güne kadar yapılan en kapsamlı darbe planını hazırlamışlardı. Rahatsızlıkları ise milli iradenin 3 Kasım 2002'de AK Parti 'yi iktidara getirmesiydi. Millete gerekli ders verilmeliydi.

Darbenin gerekçesi irtica olacaktı. Ancak hükümet iktidara geleli daha bir kaç ay olmuştu ve milleti darbeye inandıracak gerekçe yoktu.

Çetin Doğan her ne kadar darbe iddialarını yalanlamak için bunu söylese de seminerdeki konuşmalar cuntanın gerekçe üretmedeki maharetini gösteriyordu.
Balyoz Cuntası için semt adı bile müdahale için bir sebepti. Ancak dahası lazımdı ve şartların nasıl olgunlaştırılacağı adım adım hesaplandı. İlk olarak halk tahrik edilerek sokağa dökülecekti. Beyazıt ve Fatih Camiilerinin bombalanmasını öngören Çarşaf ve Sakal harekat planı bunun için hazırlandı.

Halk sokağa dökülecek ve kalabalık, cemaate karışmış kişiler tarafından kışlalara yönlendirilecekti. Cunta, EMASYA 'yı gerekçe gösterecek ve anında hem de sert bir şekilde müdahale edecekti.

Oraj ve Suga planları ise kendi jetimizin düşürülmesi ve Edirne sınırında Yunanistan'la gerilimin tırmandırılmasını hedefliyordu. Yunanistanla gerilim, milliyetçi ve askeri duyguları kabartacak, cuntanın içeride yaptığı darbeye kimse ses çıkarmayacaktı.

Peki ordu içinden bir tepki olur muydu? Balyoz cuntası bunu da hesap etmiş, darbeye destek vermeyecek bütün subayları fişlemişti. Hedefteki bürokratlar ve sokağa dökülen halkla birlikte onların da yeri cezaeviydi.

O kadar çok tutuklama olacaktı ki kışlalar hatta stadlar bile cezaevine çevrilecekti.

Balyoz cuntası hedefe ulaşsaydı, bugün bütün bunları yaşamış ve yaşamaya devam ediyor olacaktık. 10. Ağır Ceza Mahkemesi işte böyle bir darbe girişimini yargıladı. Ve darbe artık Türkiye'de de ağır cezalık...

http://www.samanyoluhaber.com

Çin'in hamlesi Türkiye'yi ihya edecek!


Çin toryum elementini enerjiye çevirecek santraller inşa etmek için 350 milyon dolarlık araştırma başlattı. Başarılı olmaları Türkiye’ye de yarayacak.

Japonya’da Shendai depremi ve ardından Fukuşima Nükleer Santrali’nde gerçekleşen radyoaktif sızıntının ardından tüm dünya elektrik enerjisini hem tehlikesiz hem de daha ucuz yöntemle üretebilmek için yarış başlattı. Birçok ülke 10-20 yıl içerisinde uranyumla çalışan geleneksel nükleer santrallerini kapatarak rüzgar, güneş gibi enerjilere daha fazla ağırlık verme kararı aldı. Nükleerden vazgeçmeyen, ancak tehlikesini bertaraf etmek isteyen ülkelerin alternatifi olaraksa toryum elementi umut oldu. Daha önce ABD, Norveç, Kanada, Japonya ve Hindistan gibi ülkelerin elektrik santrallerinde kullanmak üzere proje ürettikleri Toryum için şimdi de Çin liler dev bir girişim başlattı.

Türkiye ’nin şansı

Vatan'ın haberine göre; Çin’in eski lideri Jiang Zemin’in oğlu Mianheng, Çin Bilim Akdemisi tarafından 350 milyon dolarlık fonla oluşturulan Toryum projesinin başına getirildi. 140 profesörle birlikte radyoaktif toryum elementinin kullanılacağı ucuz nükleer santraller geliştirmek için Şangay Nükleer Araştırma ve Uygulamalı Fizik Enstitüsü ile birlikte çalışacak. Proje kapsamında görevli bilim adamlarının sayısı 2015’te 750’ye çıkacak. Hindistan toryum’la çalışan santraller konusunda dünyada en büyük ilerlemeyi sağlayan ülke. Bunun gerisinde Hintliler’in de çok zengin toryum kaynaklarına sahip olması ve bu elementle elektrik üretmeyi başarmaları durumunda hammadde sıkıntısını tamamen aşacak olmaları yatıyor. Çin’de de ülkenin tüm elektrik ihtiyacını tam 20 bin yıl boyunca karşılamaya yetecek kadar toryum rezervi olduğu iddia ediliyor.

Toryum tabiatta şu anki nükleer santrallerde kullanılan uranyumdan yaklaşık üç kat daha fazla bulunuyor. 2006 verilerine göre dünyada bilinen toplam toryum rezervinin 2.5 milyon ton olduğu sanılıyor. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu verilerine göre bu rezervin yüzde 11’i Türkiye’de bulunuyor. Bu alanda Türkiye, dünyada 4’üncü sırada bulunuyor. Başka bağımsız kaynaklar ise Türkiye’deki toryum rezervinin bundan 3-4 kat daha fazla olduğunu ve Türkiye topraklarındaki toplam toryumun değerinin 120 trilyon dolar olabileceğini tahmin ediyor.

Arabanızın nerede olduğunu öğrenmenin en kolay yolu


Bir yere kadar gittiniz, geldiniz ki arabanız yerinde yok. Acaba polis mi çekti yoksa çalındı mı?

Öğrenmek için onca telefon açmaya, o otoparkta mı bu otoparkta mı diye aranmaya gerek yok. Çekilen aracın yerini öğrenmek artık çok kolay. Emniyet Genel Müdürlüğü, çeşitli nedenlerle trafikten men edilerek otoparka teslim edilen araçlara ilişkin bilgileri yüklediği 'Trafik Denetleme-Otopark' isimli programı vatandaşın kullanımına açtı.

11 Haziran 2012 tarihinde Emniyet'in kullanmaya başladığı program, 7 Ocak itibariyle de vatandaşın bilgisine sunuldu. Böylece otoparka çekilen araçlar ilgilileri tarafından sorgulanabilecek. http://www.egm.gov.tr/otopark_sorgu.aspx adresinden ulaşılabilen sisteme girebilmek için önce sorgulama yapacak kişinin adı soyadı, TC kimlik numarası, doğum yılı bilgileri girilecek. MERNİS üzerinden bu bilgiler kontrol edilip doğrulandıktan sonra, araç plakası yazılarak sistem tarafından sorgulaması yapılacak.

KİM NİYE ÇEKTİ, HANGİ OTOPARKTA?

Sorgu sonucunda kişi; aracı otoparka hangi birimin teslim ettiğini; otoparkın adını, çekme nedenini, otoparkın açık adresini ve telefon numarasını öğrenebilecek.

8.01.2013

Microsoft Office Outlook başlatılamıyor. Outlook penceresi açılamıyor hatasının düzeltilmesi


Çözüm
Başlat -> Çalıştır
CMD komutunu yazıp Enter tuşuna basın
Outlook.exe /resetnavpane komutunu yazıp enter tuşuna basın.
Outlook programı sorunsuz şekilde açılacaktır. Kullanmaya devam edebilirsiniz.

2.01.2013

Zemzemin sırrı çözüldü...


Zemzem suyunun bu özelliği ilk defa keşfedildi. Ezan okunduğunda berraklaşan su, çan sesi geldiğinde kararıyor.

"Kutsal Su Zemzem /Zübeyde Su Yolu" belgeseline konuşan Japon ve Alman bilim adamları zemzemle ilgili hayrete düşüren açıklamalarda bulundu. Zemzem ezan okunduğunda berraklaşıyor, çan çaldığında ise kararıyor.

Türkiye Gazetesi'nden Hayrettin Turan, kaleme aldığı yazı dizisinde TRT'nin çektiği belgesele konuk olan bilim adamlarının zemzem suyu hakkında yaptığı açıklamaları anlattı. Uzun yıllardır zemzem suyu ve kristalleri üzerinde araştırma yürüten bilim adamları kaynağın sırlarını çözdü. Ren Nehri'nin suyundan içen kişinin enerjisinin azaldığını belirleyen Alman bilim adamı Dr. Knut Pfeiffer, sular üzerine araştırma yaparken bir şekilde bir miktar zemzem bulur ve içer, 35 dakika sonra da rahatladığını hisseder.

ZEMZEM BİR KOVA SUYU TEMİZLİYOR

Araştırmasını derinleştiren Alman bilim adamı Dr. Pfeiffer, şaşırtıcı bir gerçekle karşılaşır. Zemzemin mayalama özelliği bulunduğunu, bir bardağının bir kova şebeke suyunu temizlediğini, bu özelliğiyle bile enerji ve şifa kaynağı olduğunu tespit eder. Dr. Pfeiffer, "Su her şart atlında değişmiyor ama değiştiriyor. Çok acayip bir deney yaptım. Bir damla zemzem suyuna yüz damla normal su karıştırdım. Sonuçta gördüm ki suyun hepsi zemzeme dönüşmüş. Sonra bir damla zemzeme bin damla normal su karıştırdım. Ve yine gördüm ki hepsi zemzeme dönüşmüş. Bunun sebebi nedir, neden? Zemzem'de öyle bir enerji var ki başkasını değiştirir ama kendi değişmez" diyor.

EZAN SESİYLE PARLIYOR, ÇAN SESİYLE KARARIYOR

Zemzem kristallerini mikroskop ortamında inceleyen Japon bilim adamı Dr. Masura Emot , suyun moleküler (kristal) düzeninin değişen frekanslara göre farklılaştığını görür. Zemzem kristallerinin çan sesinde karardığını Kur'an-ı Kerim ve ezan sesinde ise parlaklaştığını fark eder. İncelemede her bir kristalin, Kâbe-i muazzamaya benzeyen bir doku oluşturduğu, zemzemin çan sesinde kristallerinin karardığını, Kur'an-ı Kerim ve ezan sesinde ise parlaklaştığını ve netleştiği tespit edildi.

Zemzem üzerine kaleme aldığı kitabı Japonya'da en çok satanlar arasına giren Dr. Emoto'ya göre zemzem, fiziksel ve kimyasal özellikleri bakımından yeryüzündeki bütün sulardan farklı. Dr. Emoto, "Zemzem, çevresinde cereyan eden bütün değişimleri hafızasına alıyor. Yapısı çok farklı. Bu, onu dünyadaki diğer elementlerin efendisi yapıyor. Müslümanların niçin hastaları tedavi etmek ümediyle Kur'an-ı Kerim'den sûreler okunup, suya üflediğini daha iyi anlıyorum" ifadesini kullanıyor.

Kaynak: Türkiye Gazetesi