15.11.2024

Mobil ağlar sanıldığı kadar güvenli mi? SS7 protokolü nedir?

SS7 (Signaling System No. 7), 1970'lerde geliştirilen ve günümüzde de telekomünikasyon ağlarının temelini oluşturan bir sinyalizasyon protokolüdür. Bu protokol, telefon çağrılarının kurulumu, sonlandırılması, SMS gönderimi ve dolaşım hizmetleri gibi birçok kritik işlevi yönetir. Ancak, SS7'nin tasarlandığı dönemde güvenlik önlemleri bugünkü kadar gelişmiş olmadığından, protokol çeşitli güvenlik açıklarına sahiptir.

SS7’nin Temel Özellikleri

  • Çağrı Kurulumu ve Yönetimi: SS7, telefon görüşmeleri sırasında çağrıların kurulumu, yönetimi ve sonlandırılmasını sağlar.
  • Metin Mesajlaşma (SMS): SMS gönderimi ve teslimat işlemleri SS7 aracılığıyla gerçekleştirilir.
  • Arama Yönlendirme: Mobil cihazların farklı ağlara geçişinde aramaların doğru bir şekilde yönlendirilmesi için kullanılır.
  • Abone Hizmetleri: Numara taşınabilirliği, çağrı bekletme ve çağrı yönlendirme gibi hizmetleri destekler.
  • Hız ve Güvenilirlik: SS7, veri alışverişinde düşük gecikme ve yüksek güvenilirlik sunar.

SS7’nin Çalışma Prensibi

SS7, bir ağ içindeki iletişim için Signal Transfer Point (STP), Service Switching Point (SSP) ve Service Control Point (SCP) gibi bileşenlerden oluşur. Bu bileşenler, çağrı sinyallerinin doğru bir şekilde yönlendirilmesini ve işlenmesini sağlar.
  • Signal Transfer Point (STP): Mesajların ağdaki doğru hedefe yönlendirilmesi için kullanılan bir anahtar düğümdür.
  • Service Switching Point (SSP): Çağrıların başlaması ve sonlandırılması gibi işlemleri gerçekleştiren düğümdür.
  • Service Control Point (SCP): Akıllı ağ hizmetleri için veri tabanı sorgularını işleyen düğümdür.

SS7 Protokolünün Güvenlik Açıkları ve Saldırı Yöntemleri

SS7 Protokolünün Güvenlik açıklardan faydalanarak SS7 ağına sızmayı başaran saldırganlar aşağıdaki yöntemlerle kullanıcıların iletişimlerini hedef alırlar.

  • Çağrı ve SMS Dinleme: Saldırganlar, SS7 ağındaki zayıflıkları kullanarak kullanıcıların telefon görüşmelerini ve SMS mesajlarını izleyebilir kayıt altına alabilir. Kullanıcının haberi olmadan telefon hatlarını kendine yönlendirebilir. Bu durum, kişisel ve finansal bilgilerin ifşa olmasına yol açabilir.
  • Konum Takibi: SS7 protokolü üzerinden, saldırganlar kullanıcıların gerçek zamanlı konum bilgilerini elde edebilirler. Bu, bireylerin fiziksel hareketlerinin izlenmesine ve gizliliklerinin ihlal edilmesine neden olur. 
  • Kimlik Doğrulama Atlatma: Birçok çevrimiçi hizmet, iki faktörlü kimlik doğrulama için SMS tabanlı kodlar kullanır. SS7 açıkları sayesinde, saldırganlar bu kodları ele geçirerek hesaplara yetkisiz erişim sağlayabilirler.

SS7 Saldırılarına Karşı Alınabilecek Önlemler

Kullanıcılar ve hizmet sağlayıcılar, SS7 protokolündeki güvenlik açıklarına karşı aşağıdaki önlemleri alarak korunabilirler:

  • Şifreli İletişim Uygulamaları Kullanın: WhatsApp, Signal, Telegram gibi uçtan uca şifreleme sunan mesajlaşma ve arama uygulamalarını tercih edin. Bu sayede, iletişimlerinizin üçüncü şahıslar tarafından izlenmesi zorlaşır.
  • İki Faktörlü Kimlik Doğrulama Yöntemlerini Gözden Geçirin: SMS tabanlı doğrulama yerine, kimlik doğrulama uygulamaları veya donanım tabanlı güvenlik anahtarları kullanın. Bu yöntemler, SS7 açıklarından etkilenmez.
  • Güncellemeleri Takip Edin: Mobil operatörünüzün ve cihazınızın güvenlik güncellemelerini düzenli olarak kontrol edin ve uygulayın. Bu, bilinen güvenlik açıklarının kapatılmasına yardımcı olur.
  • Şüpheli Mesaj ve Aramalara Dikkat Edin: Bilinmeyen numaralardan gelen arama ve mesajlara karşı temkinli olun. Kişisel bilgilerinizi paylaşmadan önce doğrulama yapın.
  • Mobil Operatörünüzle İletişime Geçin: Operatörünüzden, SS7 protokolündeki güvenlik açıklarına karşı hangi önlemleri aldıklarını öğrenin ve ek güvenlik hizmetleri talep edin.
  • SIM Swap Koruması: Operatörünüzden SIM kart değişikliklerine karşı ek güvenlik doğrulaması yapmalarını isteyin. 

SS7 protokolündeki güvenlik açıkları, kullanıcıların iletişim güvenliğini tehdit etmektedir. SS7 ağına sızma, genellikle zayıf güvenlik önlemleri ve yetersiz kimlik doğrulama mekanizmalarından kaynaklanır. Bu saldırılar, bireylerin gizliliğini ve finansal güvenliğini ciddi şekilde tehdit eder. Telekomünikasyon operatörlerinin güvenlik önlemlerini artırması, bireysel kullanıcıların ise güvenlik bilinciyle hareket etmesi bu tehditlere karşı etkili bir koruma sağlayabilir. Teknolojinin hızla geliştiği günümüzde, bireysel ve kurumsal düzeyde güvenlik farkındalığını artırmak büyük önem taşımaktadır.

Konu ile alakalı Siber Güvenlik Uzmanı Elçin Biren hazırladığı videoyu incelemenizi tavsiye ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Değerli yorumunuz için teşekkür ederim.
Saygılar, Sevgiler...
Hüseyin Dikmen